Ana içeriğe atla

Survivor Ramazan :)


Acun birazcık kurnazlık edip ramazanda evlerin halini kameraya çekse iyi malzeme çıkardı :) 
asıl survivor şu sıralar her evde yaşanıyor haberi yok kimsenin..
açlıktan ve cigarasızlıktan en ufak şeyde parlayan baba mı dersin ?
akşama kadar çalışan açlıktan ve susuzluktan yaklaşma yakarım diye gezen kardeş mi dersin ?
ne pişiriyim de  keyfiniz yerinize gelsin diye etekleri zil çalan anne mi dersin ?
her evde ayrı teller çalıyor anlayacağınız, dokunulmazlık yarışına girsek baba kızını tanımaz :)
konuyu acuna bağlamak istiyorum sebebi şu ,
abi şu ramazan günü hiç bişi yok televizyonda sıkılıyoruz yahu, 
namaz kıl bi yere kadar, Kuran oku bir yere kadar yok zaman geçmiyor ..
nereye dönsem bin yıllık diziler ekranda ya da abuk sabuk teyzeler taylandda :)
bizi düşünen kimse yok mu ?
show tv battı diyorlar , eh be yönetim koyun şuraya adam akıllı bişi sabah akşam sizi izleyelim da !
yemin ederim zap yaparken filmi izlemiyorum, bu film kaç senesinde çekilmişti diye akıl yürütüyorum :)
uzun lafın kısası en kısa zamanda acun abimizden bu işe el atmasını , 
tüm ev hanımları ve ramazan izleyicisi adına istiyorum :)  hadi iyi iftarlar..


Yorumlar

  1. haha çok güldüm ;)
    ben de evdeyim şu aralar,tv'nin tadını çıkartayım dedim özlemişim dedim lakin senin de dediğin gibi aynı saçma sapan dizileri oynatıp duruyorlar..hala cennet mahallesi,selena oynuyor ağzım açık kaldı,yuh dedim :)

    YanıtlaSil
  2. İnternet varken halen yandaş medyanın kanallarını izleyen kaldı mı?

    YanıtlaSil
  3. O veya bir başkası, ama bunu biri değerlendirmeli bence çok iyi bir fikir :))
    Güldüm yine :)

    YanıtlaSil
  4. eylül selena nedir ki ben dün deli yüreği gördüm kenanı tanıyamadım :D

    StummScream memleketime geldim köydeyim yani interneti bulsam çok şeyler yapacağım ama yok ;)

    Zeynep herkes yaz tatilinde televizyonu da robotlar yönetiyor sanki :)

    YanıtlaSil
  5. şu taylanddaki teyzelerle bu gün karşılaştım bi noluyoruz yav dedim. uzun süredir televizyon izlemiyormuşum onu farkettim =)

    YanıtlaSil
  6. haklısın :)) Zaten Tv de ne oluyor ki doğru düzgün.ben Hz. Ömer dizisini izlemek istiyorum internetten. diğer izlediğim yabancı dizileri bekletmeye alıp.Linkten bir bak istersen
    http://www.dizi-mag.com/farouk-omar-hz-omer

    YanıtlaSil
  7. süpersin :D
    taylanddaki teyzeleri senden duydum şimdi o ne olaki ben çokmu geri kalmışım bi araştırıyım hemen

    YanıtlaSil
  8. bence acun hlmicemi bana ayarlasın

    YanıtlaSil
  9. Mehtap o diziyi atv de her gece yarısı veriyorlar ama hiç izleyemedim :)

    amphitrite starda yeni başlayan bi program :) can sıkıntısından baktım biraz, pek beğenmedim :)

    Mia yakında bir dizide başrol oynayacakmış , iyice şöhret olmadan elini çabuk tut :)

    YanıtlaSil
  10. Haha :D Çok eğlenceli bir yazı olmuş, takibindeyim artık :)
    Bana da beklerim: http://whiteglaze.blogspot.com
    Hayırlı Ramazanlar.. :)

    YanıtlaSil
  11. Bizim evde de pek farklı bir havada değil.. Ramazan moduna girilmiş durumda senin anlattığın gibi :)

    Her şeyin başı internet tabii. İnternet olmadan olmuyor :)

    YanıtlaSil
  12. white glace; uğrarım canım teşekkürler :)

    Emrah; ben de sonunda kavuştum internete biraz daha keyifli geçmeye başladı :) meğer ne kadar yer etmiş hayatımızda..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yer etmez mi? Onsuz yaşayamaz olduk adeta :) Ama iyiye kullandıkça pek bir sakıncası yok bence :)

      Sil
  13. aynen çok güzel özetlemişsin :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..