Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

online alışveriş meselesi..

Bu zamanda internetten alışveriş yapmayan kalmış mıdır diyordum İstanbuldayken, şimdi geldim Trabzona online satışta çalışmaya başladığımdan beri çevremdekilerden hep aynı soruyu duyuyorum: -internetten alışveriş güvenli mi merve?  yani İstanbulda duyardım insanlar market alışverişini bile artık internetten yapar olmuş, tuvalet kağıdına kadar  istiyor adam neden güvenli olmasın ki bilindik güvendik sitelerden alışveriş yaptığınız sürece..  ha yok ben kredi kartı dolandırıcılığından korkuyorum diyorsanız da sanal kart kullanın derim.. internet alışverişlerinizde kullandığınız kartınızın limiti çok olmasın mesela, her kartınızla internetten alışveriş yapmayın bir kartınızı sırf internet için kullanın..  4 yıldır ben hiç bir sorunla karşılaşmadım mesela dolandırıcılık gibi.. bilgisayarımı internetten almıştım 2 milyara.. uçak biletlerimi hep internetten almaya çalışırım.. en çok da kıyafet alışverişini seviyorum internetten.. mağazalarda dolaşıp yorulmadan bir sürü kıyafete bak

dünya için küçük benim için büyük bir adım :)

"Bir Tek Akıla Nazar DeĞmezmiş! Çünkü Kimse Kimsenin Aklını Beğenmezmiş."  twitterda gördüm bu sözü pek sevdim pek hoşuma gitti neden mi çünkü son aylarda hayatımdaki büyük değişiklikleri ve karşılaştığım sorunları özetliyordu bu cümle.. şöyle ki üniversite hayatımı bitirip Trabzona döndüğüm ramazan ayının ilk günü başımı kapatmaya karar verdim. daha doğrusu bu düşünce aylardır aklımdaydı da okulun bitmesini beklemek istedim. Lise zamanlarımda da okul dışında başımı kapatmıştım ama tam anlamıyla , dört dörtlük müslüman gibi herşeyime dikkat edemiyordum. üniversiteye başlayınca da dersten çıkınca kapat girince aç sistemi hiç hoşuma gitmedi ve üniversitede kapatmadım başımı.. okulum bitsin tamamen kapatırım diye de bir bahane buldum kendime diyelim ve 4 yılım böyle geçti.. 4 yılda yaşadığım hayat tecrübesinin haddi hesabı yok tabi.. kendi adıma çok büyük işler başardım.. ama hayat akıp da zaman su gibi geçtikçe değmez dünya hayatı zaten bomboş gel okul bit

git başımızdan hastalık..

Yoğunluktan buralara pek uğrayamasam da hızlı  bir özet geçeyim size blog canlar.. haftanın 6 günü işe git, yemek ye, evet gel, yemek ye ve uyu  sıralamasında geçiyor.. erken kalkmak dışında işime çok çabuk alıştım ve şimdilik herşey çok güzel gidiyor.. asıl görevim online satış ama mağazada her şeyi öğreniyoruz yavaş yavaş.. mesela bugün hayatımda ilk kez fatura kestim.. telefonlarda heyecanlı konuşuyorum sadece,hata yapıp yanlış bir şey söyleyeceğim diye korkuyorum. ama zamanla ona da alışacağım.. daha önce bahsetmiştim size ananeme alzehimer teşhisi koyulmuştu ve 8 aydır evde hastalığına alışmaya çalışıyorduk. bugüne kadar hastahane yüzü görmeyen ananemin bir anda çaresiz bir hastalığa yakalanması hepimizi çok çok üzmüştü.. tek tesellimiz acı çekmiyordu , evimizde yanımızda oturuyordu, ara sıra konuşup sesini bize duyuruyordu.. yani insan ister istemez şöyle bir karşılaştırma yapıyordu, Allah korusun kanser olup kemoterapiler göreceğine, kablolara  bağlı yaşayacağına

Happy Autumn

Güz , hazan, hüzün mevsimi sonbahar.. soluk soluğa izlediğiniz filmin son sahnesi gibi.. koşuşturmayla geçen bir ömrün son demleri gibi.. annenin bebeğini dünyaya getirmek için beklediği son günleri gibi.. sınav sonrası dolmuş kafayla sokakta yürümek gibi.. bir nevi "durma" hali yani.. birini beklemek gibi, geri dönüp yaşananları hatırlamak gibi.. yazı özleyip kışa hazırlanmak gibi.. yalnız kalmak gibi.. demlenmiş bir demlik çay gibi.. tavşan kanı bir mevsim.. hoşgeldin sonbahar.. ince belli bardakta severim seni.. Görsel alıntıdır: fanpop.com

Mutlu Haftasonları :)

ohh yandan yandan :)  halay başı burma burma yar yar yar yar, yar yar aman .. yaz gelince uçar kızlar leylim leylim leylim aman :) o kadar fazla düğün oluyor ki artık, gözümü açtığım gibi halaya duruyorum şu sıralar.. nerde bir müzik duysam ahh tamam halay çekmeli diyorum :) kuzenler, arkadaşlar, ablalar, abiler herkes evleniyor.. bize de halay çekmek düşüyor yapacak bir şey yok, bugün ben onlara yarın onlar bana :) asıl ben başka bir şey söyleyecektim sizlere :) ömrü hayatımın her haftasonunu tatille geçiren ben, ilk defa bir cumartesi günü işe gidiyorum .. bakmayın oraya mutlu haftasonları dediğime çalışmayanlara söledim ben onu :) çalışana yok, işini yapsın akşam eğlensin o :) sonbaharın serin havasını ensesinde hisseden Trabzondan öpücükler sevgili okurlarım :) happy weekends :)

İstanbul'dan haberler :)

İnternet bulduğum anda bloga yazmak istiyorum hemen. Bursa'dan İstanbul'a geçtim uçağım burdan kalkacak çünkü. Öğrenciyken kaldığım evde kalıyorum bir iki gün. Bilmeyenler için tekrar hatırlatayım üniversite hayatım boyunca bir akrabamızın evinde kalmıştım. Evde düzenli kalan sadece bendim gelen giden akrabalarımız olurdu sık sık. En son bütün valizlerimi toplayıp apar topar gitmiştim burdan Ramazan gelmeden. Tekrar gelmek ne zaman kısmet olur diyordum hep oldu bile :)) Özlemişim çokça hem sakinliği hem özgürlüğü hem yanlızlığı. İstanbul ilginç bir şehir , hem kızıyorsunuz hem seviyorsunuz. İki şehir arasında bu kadar kalacağımı tahmin etmezdim. Trabzon'u da seviyorum orası benim evim yerim yurdum.. Ailem sevdiklerim orda en başta ama İstanbulda da sevdiklerim var artık hem de gelecek planı kurduğum önemli bir sevdiğim var :) oraya gitsem bu tarafı özlüyorum buraya gelsem ailemi özlüyorum. Ama önümdeki 1 yılın planını çizdim bile. Trabzon'da KPSS kursuna yazıldım biliyo