Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şemsim

Bir çift güzel göz gördüm, Sahilde,câna yakın gördüm, Merhaba dedim,ışık gördüm, Dünya güzel i şemsimi gördüm. Sıcak bir iklim,üşümedim, Kimsin meltem rüzgârınım, Aslan gibi asil,ceylanım, DÜnya güzel i Şemsimi gördüm. Sevgisi,sıcacıktı,saygılı, Korkusuz,metîn cok vefâlı, Edep Erkân var,yol cefâlı, Dünya güzel i şemsimi gördüm. Gönlü güzel ,ahlâkı güzel , Boyu endamı kendinde özel, Yürek soylu,yörüktür tüzel, Dünya güzel i şemsimi gördüm. Mevladan Naz Niyazla talep et, Işık var,nasip iste,hûzme et, Gönlünden öpüyorum, az sabret, Dünya güzel i şemsimi gördüm. Maksudi,yeter gayri,uz söyle, Nedir,sendeki güneş onu söyle, Islanmak varsa nasipde söyle, Dünya güzel i şemsimi gördüm.

gül ile bülbül

Gül, sırrını açtığı için solgun bir yüzle döner baharından.Ayrılık acısıyla demlenmiş bir yudum içmeyi dileyerek ağız açan da gül gibi sırrını ifşa eder. Gül, güzelliğini açığa çıkarmak için açılıyorsa; insan, yükünü taşıtmak için paylaşır esrarını. Gülün, her ne kadar güzel hatıraları da olsa başladığı noktada biter yolculuğu. İnsan ise hafiflemek için bıraktığı yükün altında daha çok ezilmeye başlayacaktır. Sırrın kaderi budur. Kimsenin bilmediğidir sır. Durdukça yakar. Bundan dolayıdır ki gül, yapraklarının yandığını ve bu yanık kokusunun tüm bedenini sardığını görünce sarhoş olur. Sırrın sırrıyla hemhal olur. Kendinden geçer ki bir sabah elinde olmadan bir bülbül görsün diye halimi açıverir masumca dudağını. Kızaran yaprakların ucunu gösterir bir diğer gün. Sonra o sırrın sırrıyla yanışın kokusu yayılır etrafa. Her akşam farkına varsa da kendini daha çok ifşa ettiğinin dönüşü olmadığını bilir. Geri adım atamaz. Gecenin bu pişmanlığı da bir sırdır çünkü ve bu sırrın sarhoşluğu ile s

bebek evleri

Sunay Akının İstanbul oyuncak müzesindeki bebek evleri...çocuklar açısından gerçeğe çok yakın olan bu oyuncaklar, onların hayal dünyalarının da sapmalara uğramadan gelişmesine yardımcı oluyor. ki ben büyük olmama rağmen çok zevk aldım bu oyuncaklara bakmaktan...

bu da nacizane benim tasarımım :)

reklam yazısı olarak    "Elinizin altındaki hazlar..."        yazdım    ve     tabiki karadenizli   oluşun    etkisiyle   böyle   bir   tasarım   yapmak   geldi   aklıma :)

çanta tasarlıyorum :)

materyal tasarımı dersinde değişik, orjinal el çantaları tasarlanmamız istendi ... ben de ufak bir araştırdım ve gayet ilginç örneklerle karşılaştım...

istanbul design week 2010

eski galata köprüsünde yapılan güzel bir etkinlik...Özellikle japonların ağırlıkta olduğu tasarım harikalarıyla doluydu. Halen eklemelerin de devam ettiği ekinlik , ilerleyen günlerde fafklı organizasyonlarla süslenecek ...