Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Merve'den haberler..

havalar güzel olunca yazma isteği de geliyor.. şu sıralar yılın ilk baharına benimse üniversitede son baharıma girmiş durumdayım.. havalar bi anda soğudu, montsuz çıkıyordum bi aralar, geçen gün bereyle çıktım.. okulun son dönemi rahat geçer diyor herkes, hocalar zorlamaz, dersler haiftir.. yakında vizeler var , göreceğiz zorlayıp zorlamadığını :) bir de şu sıralar balo sorunsalı var okulda.. 200 Tl fazla gelince on kişi ancak geliyorum diyebildi.. balo yalıda olacak ve ardından vapurla boğaz turu yapılacak.. hayatta bir kere olması , ne olursa olsun gitme isteği uyandırıyor ben de.. sınıf arkadaşların gelmeyince de ne tadı olacak diyorum sonra, bakalım ne olcak :) istanbula çok alıştım, okul bitince iş bulamazsam trabzonun yolunu tutucam mecburen :) belki orda bi iş bulurum, atanamazsam da orda dersaneye gider bir yıl dinlenirim.. kpss konusuna giremiyorum bile ne olacak sonumuz bilmiyorum, kafamda deli sorular misali :) kitaplara gömülüp son dönemimi de kapalı kutuda

1 Nisan'ı kutlamayalım !

nerde uyduruk kandırık bi adet varsa alıp kutluyoruz, bizdekiler yetmezmiş gibi.. özellikle de yabancıların özel günlerine karşı ayrı bir ilgimiz var, yılbaşısı olsun, sevgililer günüsü olsun.. bir de 1 Nisan var , çocukluğumuzdan beri okullarda şakalarını yapmaya başladığımız, nerden olmuş da ülkemize sızmış bilmediğimiz bir gün.. her ne kadar şaka günü diye bilsek de tarihine baktığımızda şakayla ilgili olmayan bir olayla karşılaşıyoruz.. Müslümanları kesmiş öldürmüşler, biz de o günü şakalarla yad ediyoruz, bunu çocuklarımıza da öğretiyoruz ! buyrun gerisini siz okuyun.. 15. yüzyılın sonlarında, Haçlı ordusu İspanya daki Endülüs müslümanlarının son kalesini kuşatır. Uzun süren bir kuşatma olmasına rağmen, kış aylarının da etkisiyle, kale korunabilmektedir. Durumun zorluğunu anlayan Haçlı ordusunun komutanı değişik taktikler düşünmektedir. En sonunda 31 Mart gecesi kalenin önüne giderek bir elinde Kur an bir elinde İncil; Şu iki kitap üzerine yemin ederim ki, teslim

Keçe Kırlent Denemem :)

Fırat yavrusunu kırlentte hiç hayal etmemiştim :) ama sonuç o kadar güzel oldu ki, alıp o yastıkla birlikte uyuyasım geldi .. ama malesef bugün kargoyla sahibinin kollarına koştu :) farklı istekler geldikçe ben de neler yapabileceğimi görüyorum bütün sipariş verenlere de teşekkür ediyorum. Bu fotoğraf da, başka bir fırat sever arkadaşımızdan :) İstanbul manzarası eşiliğinde en güzel teşekkürü yaptı bana .. genelde sipariş verenler hep kızlar oluyor ama arada böyle fırat sever erkekler de çıkabiliyor.. hem çok yakışmış hem de fotoğraf için özenilmiş :) tekrar teşekkürler Sait..

Susam Sokağı

Gün güneşli, insanlar neşeli..  Sen de gel oyna,  Susam Sokağı'nda.  Dostluk ve sevgi sarıyor her yeri ,  Gel katıl bize, el elele..  Sev dünyayı, açılır her kapı ,  İşte Susam Sokağı...  Sev dünyayı, açılır her kapı ,  İşte Susam Sokağı... Bu jenerik varya, oradaki çocuklar, şemsiyeler, oyunlar tek tek her karesinin öyle çok anısı varki anlatamam.. tekrar tekrar izliyorum, bir anda on yıl gerilere çocukluğuma gidiyorum.. bir kaç  fazladan bişi hatırlamak için uğraşıyorum, olmuyor.. çocukluğum, dünyanın etrafımda döndüğünü , herşeyin oyundan ibaret olduğunu düşündüğüm zamanlar.. biraz daha bilinçli olmayı isterdim, en güzel yıllarımı doya doya yaşarken hiç bir şeyin farkında olmadan geçirmek çok fena şimdi düşünüyorum.. neden hafızamız 5 yaşından itibaren adam akıllı tutmuyor  yaşadıklarımızı :) Susam Sokağı... zamanına damgasını vurmuş, harika bir yapımdın sen...

Trabzon adı nerden gelmektedir ?

Evliya Çelebi Trabzon için şöyle demiş: - Bu şehre küçük İstanbul denilse yeridir. İrem bağları gibi süslü bir şehirdir burası. Hamsi balığı pek meşhurdur. Onun için şu beyitleri söylerler: Trabzondur yerümüz , Ahça tutmaz elümüz , Hamsi paluk olmasa , Nic'olurdu halumuz. *** Bir zamanlar Trabzon'un bulunduğu yerde küçük, şirin bir kasaba varmış. Bir gün, kasabaya, tozu dumana katarak dört nala, bir atlı girmiş. Doğruca nalbant dükkanına giderek haykırmış: - Atım terini soğutmadan tiz nallayın! Yoksa hepinizi kılıçtan geçirim. Herkes, süvarinin heybetinden titremeye başlamış. Nalbant hemen dört nal hazırlayıp süvariye uzatmış: - Yiğidim, gör nalları! Beğenirsen çivileyelim, demiş. Süvari nalları şöyle bir yoklamış, avucunda sıkarak iki büklüm edivermiş: - Ben teneke değil, nal isterim! diye gürlemiş. Nalbant bu defa, halis çelikten dört nal hazırlamış, atını nallamış. Atlı yabancı memnun. Cebinden bir altın çıkararak nalbanta uzatmış. Nalbant, altını parmak

Elif & Necmettin Nişan

Geçenlerde bir nişan maceramız daha oldu Bursa'da.. ailemizin en büyük, en yardımsever, en duygusal ablasını Elif ablamızı nişanladık :) artık söz , nişan konusunda ekipçe otomata bağladık diyebiliriz :) kim temizlikte, kim mutfakta, kim makas tutacak.. şöyle söyleyim, geçen sefer Zerrin ablamın nişanında 'makas kesmiy..' bile diyemeyen Serjio, bu sefer gümbür gümbür 'makas kesmiyorrr ! ' diye haykırdı :) o zaman fotoğraf çekerken ıkına sıkıla uzaktan çekmeye çalışan ben,  çekilin fotoğrafçı geldi diye daldım ortaya.. o zaman bohçanın adını duymayan Zerrin ablam, iki hareketle kesti, biçti bohçaları katladı , büktü.. yani bu konuda tecrübesiz olanlara duyrulur  =)  her türlü nişan, söz organizasyonu itinayla hazırlanır arkadaşlar.. Elif ablamla Necmettin abime bi ömür mutluluklar diliyorum, bir sonraki nişan töreni kimin olucak merakla bekliyorum :) zira biz şu adetleri unutmadan, herkesi evermek lazım  :)

Cupcake Panom :)

fotoğrafta gördüğünüz bu minnak panoları sevgili blogger arkadaşımız asortik yapıyor ve de satıyor :) görünce ikisi arasında karar veremeyip facede oylama yaptırmıştım arkadaşlarıma :) sağdaki mavi puantiyeli bütün oyları toplayınca kararımı vermek daha da kolaylaşmıştı.. şimdilik bembeyaz bir mutfakta hayalen yerini değiştirip duruyorum kafamda.. ellerine sağlık Nagehanın :)

Facebook ;)

günlük hayattaki iletişimimizde ; %60 davranış ve mimiklerimiz %30 konuşma içeriğimiz %10 ses tonumuzun etkili olduğunu biliyor muydunuz ? günlük hayat deyince jest ve mimiklerin mükemmel kullanıcısı annelerden başkası gelmiyor aklıma :) bir kaş gözle kızdı mı, emir mi verdi, ben sana sonra sorarım mı dedi ne demek istedi ;) babanın ruhu duymadan o kaş gözlerle neler döner evlerde neler.. geçenlerde Atalay Demirci'yi izledim, onunda söylediği gibi kadınların beyinleri dosyalama mantığıyla çalışır.. bir süre sonra olaylar otomatik halde yönetilmeye başlar ve erkek etrafında olup bitenden habersiz reisliğini sürdürür. sanırım bu yüzden kadınlar erkeklere göre çok daha erken yaşlanıyor, çöküyor hatta bunuyor :) keşke elimizde olsa da bu kadar planlı, yönetimsel yaşamasak.. mümkünatı yok o beyin illa plan yapıcak..   

Yeni Keçe Fıratım :)

keçe fırat tişört  için  gelen bir istek üzerine  , fıratın o meşhur; "bişiy yaparım ben bunla kii.."  karikatürünün kalıbını çıkardım.. henüz tişörte dikmedim , hevesle fotoğrafını çekip paylaşmak istedim :) son halini de paylaşırım bitince ;)

Gözün doysun kahvaltısı :)

pazar kahvaltısına yeni bir isim getireyim ve gerçeğiyle uyuşan bu ismi kullanayım bugün :) masa renklensin , iştahımız açılsın diye en çok da gözümüz doysun diye donatıyoruz pazar masalarını. belki de hafta içi işe gidicem, derse geç kaldım diye atlanan kahvaltıların toplamını yapıyoruz pazarları :) bir de kahvaltıda çok yiyim gün içinde az yerim kilo almam düşüncesi var, kadınlar da tabiki ;) yaz geliyor ufak ufak hazırlık yapmak da gerek ama mideden önce gözü doyurmak çok çok önemli. güzel geçsin hem pazarınız hem haftanız :) *foto: etsy

Kutlu olsun günümüz..

işte dünya kadınlar günü !  her yıl kutlanır ama yine yıl içinde bir çoğu dövülür, sokağa atılır hatta öldürülür..

Kelebeğin Rüyası

ben bir filmi sevdim ya tamam herkes de sevsin istiyorum :) o yüzdendir her karesini büyük ilgiyle izlediğim bu film hakkında kötü yorum duymaya dayanamayışım. beğenmeyenler de olacak elbette ama filmin hakkını vermezsek asıl o zaman ayıp olur bunca emeğe.. ilk dikkatimi çeken o muhteşem görseller , kameraların kaliteli çekimleri.. kömür karasına bile hayran hayran baktım.. 3.2 megabaytlık telefonla çekilen bir fotoğrafla , profosyonel makinayla çekilmiş fotoğrafı kıyaslayın.. ilkine bakıp geçersin, ötekine hayran kala kala bakmaya devam edersin.. hayır yani filmden sıkılan kaliteli çekimleri izleseydi :) sonra güzelliğine hayran kaldığım Belçim Bilgin'in o doğallığı, ışıltısı.. Mert Fırat'ın o öksürük sahnelerindeki başarısı, hastalıklı bir adam bu kadar oynanır.. ve tabiki Kıvanç Tatlıtuğ'un hint fakirine dönen o zayıııf vücudu ! pantolonu belinde durmakta zorluk çekiyordu ki göğsüne kadar çekilmiş bağlanmıştı.. ilaç alarak mı bu kadar zayıfla

Mangal Lezzetli Fırında Tavuk

uzun zamandır sevdiğim yemek tariflerini paylaşmadığımı şimdi bu yazımda anladım :) paylaşamadım çünkü pek yemek de yapamadım, yaptırdım ya da ekmek elden su gölden geçindim diyeyim. şimdi kendi çapımda keşfettiğim yeni lezzeti sizinle paylaşmaktan zevk duyuyorum efenim.. öğrenciler, acemi gelinler, çalışan anneler, beceriksiz ev erkekleri hepinize sesleniyorum :) knorrun fırında poşette tavuk tarifi tam bizlik, pratik ve lezzetli. ne yapsam ne yesem diye düşünürken kendimi tavuk reyonunda buldum geçen.. knorr çeşnileri de tavukların tam üstünde alın bizi der gibi dizilmişti.. görevliye sordum hangisini almak gerek diye, bunu alın içinde poşeti de var dedi. fırın poşedi alma derdi de yok yani ;) aldım gidiyorum ee dedim asıl malzemeyi unuttuk tavuk da ver bana abi :) eve geldim hemen tavukları yıkadım poşete attım ben bunu böyle tek yaparsam bereketsiz olur, öğrenci insanız biraz çoğaltayım dedim ve başladım patatesleri soymaya :) *2 patates

HM Alışverişim

alışveriş bir kadının olmazsa olmazıdır bunu bir kere daha anladım bugün :) öğrenciliğin üzerimizdeki yükünü de sayarsak olmayan paralarla yapılan hesap kitabın sayısı tutulmaz. ama dönem dönem deşarj olmanın en güzel yolu da alışverişten geçer.. Trabzonda bakınıp bakınıp bulamadığım h&m mağazasına, nihayet İstanbulda kavuştum diyelim. ürünlerinin, desenlerinin , kesimlerinin çoğuna bayıldığım bir marka kendisi.. ama biraz pahalı ve online alışverişi olmayan bir marka şimdilik.. görsellerini eklediğim bu kıyafetleri aldım bugün, tamam bunlardan bir kaç tane daha aldım diyim :) her mağazada aynı şeyleri görmekten bıktım! en başta da içini gösteren tül gömleklerden bıktım! hem pahalısınız hem şeffaf :) cık cık bu kadar fazla şey almama rağmen alışverişin ucunu da kaçırmadım hepsi ihtiyaç =) geçiş mevsiminde dolabında giyecek hiç bir şeyi olmayan kızlara tavsiyem, buraya bir uğrasınlar ;)

Karla Gerard Art

bazı şeyler insana eskileri, yaşanmışlıkları hatırlatır.. aynı bu harika huzur verici resimler gibi.. güzel geçsin haftanız..      foto: by Karla Gerard