Ana içeriğe atla

Lana Del Rey

Elizabeth Woolridge Grant 21 Haziran 1986, New York City doğumlu, daha çok sahne adı olan Lana Del Rey ismi ile bilinen, Amerikan şarkıcı ve söz yazarıdır.İkinci stüdyo albümü olan Born To Die'ı Ocak 2012 tarihinde yayınladı. Albüm dünya genelinde 2.8 kopya sattı ve 2012'nin en çok satılan albümleri arasında yer edinmeyi başardı. 
Vogue dergisine verdiği bir röportajda "Hep daha melodik bir ismim olsun istemiştim...Bir süreliğine Miami'ye gitmiştim. Kübalı arkadaşlarımla uzunca bir süre İspanyolca konuştum. Lana Del Rey ismi bize deniz kenarındaki o cazibeyi çağrıştırdı. Söylerken kulağa muhteşem geliyor." demiştir.
Alıntı:vikipedi


Hepimizin Born To Die  şarkısıyla tanıdığı o müthiş sesin güzel sahibi kendisi..
kadın olmama rağmen kendisini izlemekten ve dinlemekten zevk aldığım bir hatun..
cool, seksi , şık..
şarkı sözlerini kendisi yazan, buna çok değer veren bir sanatçı..
çok güzel giyiniyor, ne giyse yakışanlardan benim gözümde..
sesinin duyduğum anda , kafamın uçtuğunu hissediyorum..
gerçek ses , yetenek işte budur diyorum..
hep şarkı söylesin, başka bir şey yapmasın o, seve seve dinlemeye hazır çok kişiyiz çünkü..








*foto: vogue dergisi

Yorumlar

  1. hoş bi havası var evet.
    şimdi dinlemek istedim ama neyse cuma vakti sonra dinlerim ;)

    YanıtlaSil
  2. hehe :) onun şarkıları gece daha etkili oluyor, gece dinle bence :)

    YanıtlaSil
  3. çok farklı bir havası var, güzel bir çıkışta yaptı. Klibi de şarkıyı da çok beğeniyorum..
    Fotoğraflarıda güzel;)

    YanıtlaSil
  4. BENCEDE SONRADAN SANSI ACILANLARDAN AMA HAKKINI YEMEMK LAIZM:)

    YanıtlaSil
  5. Kesinlikle o hep söylesin biz hep dinleyelim. Haa bide onun kliplerinde yaşasak ne de güzel olurdu :)

    YanıtlaSil
  6. Sesi güzel kendisi güzel şarkıları güzel bence herşeyiyle çok hoş bir kadın kısacası ben lanayı çok seviyorum :))

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..