Ana içeriğe atla

Emin Dayım :)



Şimdi ben buraya neden çıktım ?
Nasıl çıktım, neden çıktım ?
Bunu izaha gerek yok, gördünüz yürüdüm çıktım.
Ama çıkmamış da olabilirim.
Çıkmışsam çıkmışımdır, çıkmamışsam çıkmamışımdır.
Görünen köy uzakta değildir.
Buraya çıktık da sonradan çıkmadık mı dedik.
Bunlar bir takım uydurma laflardır.
Sahi ya ben buraya neden çıktım, kim çıkardı len beni buraya. :)

***

siz bilmezsiniz benim bir Emin dayım vardır :) kendisi edebiyat mezunu emekli okul müdürüdür..
İstanbul Türkçe'sini de iyi bilir ama aile içinde karadeniz şivesiyle konuşur..
ailenin en çok güldüren kişisidir ama aynı zamanda en ciddisi de odur..
asker ve askeriye aşığı emin dayım çevresindeki bütün erkekleri askeriyeye sokmaya çalışır :)
kendisine de lakap olarak "General" denmesini ister..
karadeniz insanının zeki ve ince esprileriyle meşhur olduğunu bilirsiniz, Emin dayımda fazlasıyla esprili biridir.
kadın ve erkek ayrımı yapmakta bir numaradır :)
kadınlar üstüne alınmasın ama onun kafasındaki profile uymayanlar onun için alay konusudur :)
müsrif ve çok gezen , dedikodu yapan kadınları bir çok özlü sözle över diyelim :) ve konuyu kapayayım.
kim milyoner olmak ister yarışmasının sıkı takipçisi Emin dayımın ve eşinin ,
yarışmaya başvuruları olmadığını öğrenince hadi siz de başvurun diye ısrar ettim dün..
ben bu kadar eğlenceli geçecek bir başvuru olacağını tahmin etmemiştim, okuyunca anlayacaksınız..

- hadi Emin dayı , başvuru formunu dolduralım.

- Şimdi mi, bize sori mi soracaklar du gızım (karşıma yerleşti).

- yok dayı benim sorduğum sorulara yanıt vereceksin , bilgilerini buraya yazacaz, daha sonra mülakata çağırırlarsa soruyu orda soracaklar.

-peki kızım, başla bakayım.

-Çocuğunuz var mı , adları nedir ?

- var tabiii, Erdemlan Fatih da yaz !

- Doğduğunuz yerin şivesiyle mi konuşursunuz ?

- HAAYIR! 

- Ne hayır mı dedin, ama dayı nasıl olur :D sen da şiveyle konuşmuyorsan kim konuşuyor. Eveti işaretliyorum.

- E peki madem, konuşiyrim doğru.

- Hobileriniz var mı ?

- Heee, dur biraz bekle kızım, ben öyle Saniye gibi eften püften hobi yazdırmam.. (saniye teyzemin hobileri kitap okumak, gezmek vs)

- Tamam , söyle bakalım.

- Yaz bakalım, TAVLA oynamak, OKEY oynamak vee SUDOKU çözmek .

- :D evet çok mantıklı dayı. Okuduğunuz dergi ve gazeteler ?

- Dergi okumam. Sade ve sadece Posta okurum, kızım diğer gazatelerde hiç bişe yok ki. Posta'da hem çengel, hem 7 farkı bulma, hem de sudoku var yaaa.

- :D Özel bir yeteneğiniz var mı ?

- Du düşüniyim ...... 

- Düşündü düşündü , az daha düşünse bir yetenek çıkacaktı ortaya zaten :D yok kızım dedi. Yurt dışında nereleri gördünüz ?

- Hiçbir yer ! (kızım hiçbir birleşik yazılır heee ;) )

-Programda hedeflediğiniz para ödülü nedir ?

- Şimdi kızım eğer 7.500e gelmişsem, sesli soruda ebidik gubidik bi grubun şarkısı çalaysa  HEMEN 7 bini alır çekilirim, az para değil. Yok ama baktım ki bildiğim soru 15 bine kadar giderim. Hedefim 15 bin.

- Yapma dayı, çok az oldu .. biraz yüksek de , çağırmazlar seni yoksa..

- Hayır kızım , 15 bin yeter bana..

- Olmaz bari 30 bin olsun.

-Tamam seni mi kıracam yaz bakalım. Eğer parayı alırsam bi araba alırım.

- Kendinizi nasıl tanımlarsınız ?

- ÇOK ciddi,  insanları seven, sayan ama asla onlara GÜVENMEYEN biriyim.

- Tamamdır gönderdim.

- E kızım şimdi beni ararsalar napıcam.

-Mülakata gideceksin dayı. Orda sorular soracaklar sana, belki jokerlerinin adını sorarlar sana.

- Aa kızım müzik jokerim yok benim, elenecim ben yaa.

- Dayı benim arkadaşım Aida'nın müzik konusunda çok bilgisi var , onu yazarsın.

- Tamam kızım sağol.


Bir gün geçti aradan , dayım yarın akşam soruyor, kızım arkadaşının adı neydi. - Aida. Peki soyadı neydi sorarlarsa söylerim. -Rısbekkızı . Neee öyle soyad mı olur. Nereli bu arkadaşın, iyi bakalım. Birazdan yine soruyor, neydi soyadı ? :)

Yani sizin anlayacağınız daha form doldurur doldurmaz hayaller kurmaya başlayan dayımı Kenan bey çağırmazsa , büyük hayal kırıklığı olacak, joker isimlerini bile ayarladı gördünüz :) Benim de kaydım var yıllardır , ama arayan soran olmadı :) belki bir gün ararlar, komedi yaşarız :) Ama asıl komediyi Emin dayım oraya çıktığında yaşayacağız orası kesin :))








Yorumlar

  1. cok tatli yaaa cok guldum haha :D

    YanıtlaSil
  2. yalnız "şimdi ben buraya neden çıktım....." varya nerde bahsetsem mal mal bakıyorlar bana. Hiç mi kemal sunal filmi izlemişsiniz ulan diyorum yok yine anlamıyorlar. Sonuç olarak, kemal sunal iyidir hoştur :D:D
    emin dayın da çıkarsa yarışmaya haber ver, izleyelim. Merak ettim :)

    YanıtlaSil
  3. sesli güldüm resmen bi Emin Dayı da ben istiyorum =)

    YanıtlaSil
  4. Bende doldurdum beklemedeyim ama dayınla geçen sohbette keyfiliymiş hakkaten :D

    YanıtlaSil
  5. Sizin aile komple bala batıp çıkmış gibi,pek şekerler:)
    Artık dayın televizyona çıkarsa şıp diye tanırız anlattıklarından yola çıkarak:)Sen bence bundan sonra aile bireylerini daha çok anlat bayıldım ben.Zaten Karadeniz insanı doğal komik,konuşurken etrafa neşe saçıyorlar:)

    YanıtlaSil
  6. hayırlısı olsun.. kısa sürede geri dönüş yaparlar umarım.. Emin dayıyı izlemekten keyif alırız;) başarılar..

    YanıtlaSil
  7. karadenizlileri hep sevmişimdir zaten =)
    aslında bende katılmak istiyorum,sırf çeyiz masraflarım için,youtuba düşmekten korkuyorum =D

    YanıtlaSil
  8. emin dayının çıkmasını heyecanla bekliyorum öyleyse :)
    belki sende ben doldurdum formu diyen yakını olıursun tribünde ;)

    YanıtlaSil
  9. Kemal Sunal'ın bu dialoguna her zaman gülmüşümdür :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..