Ana içeriğe atla

Cem Yılmaz İstikbal Marşı :)



İSTİKBAL MARŞI

Bakma, dönmez şafak vakti yurttan kaçan o alçak!Dönmeyip Amerika'da, arlanmaksızın yaşayacak!.O benim milletimin hırsızıdır, yurdu soyacak,Hortumladıkları benimdir, milletimindir ancak!

Çalma, kurban olayım hepsini ey hırslı çakal!Gariban halkıma da bir pul bırakacak kadar al!Olmaz sana götürdüğün paralar sonra helal,Hakkını vermezsen burdaki ortaklarının behemehal!

Ben ezelden beri aç yaşadım,aç yaşarım!Hangi hükümet beni kurtaracakmış,şaşarım!Kurumuş musluk gibiyim, ne akar ne taşarım!Yırtsam da bir tarafımı, hiç görülmez başarım!

Mali krizler, yoluna örmüşse çelikten bir duvar,Benim .ceğiz, .cağız diyen bir hükümetim var!Bağırsın korkma, nasıl işimize burnunu sokar?'Avrupa Birliği' denen tekdişi kalmış canavar!

Arkadaş, Meclis'e namusuyla çalışanları uğratma sakın!İşe aldıracakların, olsun hep sana yakın!Gelecektir, cezanı vereceği günler Hakkın,Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın!

Yaktığın yerleri 'orman' diyerek geçme, tanı!Çalışanı işten at, doldur kadroya yatanı!Gözleri açık yatır seni kurtaran atanı,Satılmadik o kaldı, durma satıver şu vatanı!

Sermaye mutlu olsun, olsa da çevre feda!Semizlettin Apo'yu, mezarında dönsün Şüheda!Uydurma kanunlarla Meclis'ten getirin seda!On bin Yıllık tarihe, yurdum ederken veda!

Cümlenizin bu yurdu yok etmek mi emeli?Yediginiz herzelere başka ne demeli!Oyuverin altını iyice sallansın temeli,Yurdumun ki, sonunda vatandaş kükremeli!

O zaman durur belki gözümden akan yaşım,O zaman doğrulur belim, yukarı kalkar başım,O zaman boşa gitmez yıllarsüren uğraşım!HESABINI VERİP TE GİTTİĞİNİZ GÜN KARDAŞIM,

Dalgalanın dolar gibi sizde şimdi ey suçlular!Olsun artık soyguncuya vurulacak bir yular,Ebediyen, öyle yok hesapsız bir iktidar!Hakkıdır 'garip yaşamış vatandaş'ın da gülmek,Hakkıdır ezilmiş milletimin, aydınlık bir İstikbal!

CEM YILMAZ


***


bilmem daha önce okuyanınız var mı :)

zeki adam vesselam..

yazdıkları da aleme ibretlik..





Yorumlar

  1. Sevgili Merve; buna ne demeli harika, Cem Yılmaz'ı severim zaten ama bununla kalbimi 12'den vurdu gerçekten.. vallahi her gün bloğumda sadece bunu yayınlıyasım geldi.. yoksa baş köşeye mi asmalı? Belki bir okuyan bir dank eden olur ne diyeyim.. vallahi ne kadar beğendim desem az, çok teşekürler...

    YanıtlaSil
  2. Üff ne zeka hemde süper yazmış:))

    YanıtlaSil
  3. ^^okumamıştım daha önce, çok beğendim, ancak bu kadar anlatılırmış!

    YanıtlaSil
  4. bunu daha öncede okumuştum cnm hatırlamak iyi oldu dicem ama malesef o kadar doğruki :(

    YanıtlaSil
  5. Cin gibi Cem YILMAZ'ımız harika yazmış :)
    Anlayana sivrisinek saz-da algılayamayanlarımız çoğunlukta.
    paylaşımın için teşekkürler cnm :)

    YanıtlaSil
  6. Okumamıştım daha önce, ne güzel yazmış.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..