Ana içeriğe atla

Hayaller paris, gerçekler eminönü :)



Blog yazmaya başladığımdan beridir hayalimdi profosyonel fotoğraf makinesi almak..
tabi öğrenci halinle o kadar parayı biriktirmek kolay iş değildi..
-işe gireyim ilk maaşımla makine alacağım..
derdim hep :)
tabi ilk maaşla yapılacaklar listesi o kadar kabarıktı ki makineye yine sıra gelmemişti..
çeyiz alalım, düğün yapalım, borç ödeyelim derken derken nihayet sıra makineye geldi..
canon almakta kararlı olduğum için marka seçimi zor olmadı,
modeller arasındaki seçimi de eşim yaptı ve canon 60d ailemize katıldı :)
hayalim gerçek olduğu için çok mutluyum..
ama şimdi elimin altında olduğu için eskisi kadar hevesli değilim sanki..
öyle böyle çekim denemelerine başladım,
evin hangi köşesinde neler çekebilirim diye araştırmakla başladım işe..
ilk denemelerim böyle oldu :)
dilerim bundan sonra bol görselli postlar yazarım buralara ...





Yorumlar

  1. Ne mutlu sana bir hayalini gecte olsa gerceklestirmissin darisi diger hayallerin basina. ;)
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  2. Güle güle kullan Merve'cim. :))
    Bende şu sıralar aynı hayaller peşindeymde dediğin gibi bir sürü şey alınmaktan makinaya sıra gelmiyor. İnşallah bir gün bende alacağım. :)

    YanıtlaSil
  3. Güle güle kullan darısı başıma :)

    YanıtlaSil
  4. Hayırlı Olsun fotoğraf makineniz :)

    Burada yeni bir bloggerım takip etmek isterseniz

    http://yenihayatiminilkgunu.blogspot.com.tr/

    Sevgiler,

    YanıtlaSil
  5. iyi günlerde kullan, ışığın bol olsun:)

    YanıtlaSil
  6. Güle güle kullan, insanoğlu böyle hayalini kurup kurup ulaştığında eski hevesin kalmayabiliyor:)
    Olsun bizim güzel kareler beklediğimizi bilmek seni motive eder değil mi:)

    YanıtlaSil
  7. güle güle güzel anlarda güzel pozlar yakala =)

    YanıtlaSil
  8. Hepinize teşekkür ederim kızlar, isteyenlerin tez zamanda dilekleri kabul olsun inşallah :)

    YanıtlaSil
  9. Ben de canon 60d kullanıcısıyım canım çok memnunum makinemden, sen de güle güle kullan, güzel çekimler yap inşallah :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..