Ana içeriğe atla

lohusalara söylenmemesi gerekenler



daha önce hep okurdum, nedir bu lohusalardaki atar bu sinirin sebebi nedir acaba derdim..
alt tarafı sütün yetiyor mu diye sormuşlar yani ne var bunda..
ya da doymuyor bu bebek demişler nesi var bunun canım derdim :)
taaa ki lohusa olana kadar..
lohusalara söylenmemesi gerekenler değil, 
başlığı, annelere söylenmemesi gerekenler diye değiştirmek istiyorum çünkü çocuğuna yapılan olumsuz yorumlar her zaman sinir stres sebebi bence..
anne olmak offf anne olmak!
bunun bir aylığı iki aylığı yok..
o minnacık yavruyu kollarına verdiklerinde, en acemi kadın bile on kaplan gücünde, 
ağız dolusuyla ANNE OLUYOR!
o yüzden o anneye bebeğine bakamıyorsun veya bebeğine yetemiyorsun gibi sözleri ima dahi etmek acaip sinir bozucu olabiliyormuş..

*bu bebek doymuyor, aç bu bebek, sütün yetmiyor mu acaba mama mı versek! güm!
*daha eline alır almaz ateşi mi var bunun sanki hasta gibi! güm!
*sanki zayıflamış görmeyeli! güm!
*geceleri kaç kere uyanıyor!
*hee, on kere mi kalkıyorsun gece bunlar daha iyi günlerin! gibi gibi bir sürü cümleler düşünün..

malesef kendimize yapılmasını istemediğimiz herşeyi başkalarına yapıyoruz..
acaba herkes kendisine yapılanların öcünü mü alıyor diyorum bazen..
çok şükür elimden geldiği kadar ilk acemi annelikle elimden geldiği kadar özen gösteriyorum..
bunu söylemem bile saçma o benim canımın parçası, o benim yavrum hiç kimse ona benden güzel bakamaz..
yanlış birşey mi yaptım, o zaten bana belli ediyor bunu..
artık ağlamalarının çeşidine göre aç mı, altını mı pisletmiş, uykusu mu gelmiş anlıyorum..
anne olmak hayatımda geldiğim en güzel en kutsal mertebe..
her gün şükrediyor bütün kadınların bu duyguyu tatması için dua ediyorum..
Allah kimseyi evlatsız bırakmasın..
bütün annelere de tavsiyem kulaklarınızı kötü enerjili cümlelere kapayın..
herşey mükemmel gitse dahi kup arayan insanlar çıkacaktır çünkü..
sevgiler saygılar efendim ;)


Yorumlar

  1. Yaşamayan bilemez ama her kadın az da olsa anne olmasa bile anlar bu durumdan derim ben:) Allah isteyen ve hak eden herkese nasip etsin İnşAllah.Kocaman öptüm seni güzel ANNE❣️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım çok teşekkür ederim 😊 sen bu durumu yaşamayanlardansın belli. İnşallah sana da nasip eder Allah anne olursun, gerçekten mükemmel bir duyguymuş.

      Sil
  2. Madem konu lohusalıktan açıldı, bayramda başıma gelen bir hadiseden söz edeyim ben de :) Ömer yeni doğduğu zamanlar resim paylaşmak konusunda oldukça temkinliydim. Malum, henüz ufacık oldukları için çabuk etkileniyorlar olumsuz nazardan. Resmini gösterdiğim zaman da maşallah demeyenleri nazikçe uyarıp söylemeleri konusunda uyarıyordum. Ben göstermiyorsam annem göstermişse de aynı şeyi yapmasını ona tembih ediyordum. Annem birinci dereceden bir yakınımıza Ömer'in fotoğrafını gösterip maşallh dedirtmiş. Biz bayramda memlekete gidince bu yakınım Ömer'e bakıp, o kadar sakınıp sakladığınız gibi değil, benim torunum şu kadar iriydi, sizinkisi o kadar değil vs demeye başladı. Çok yakın olduğu için bir şey demedim, tuttum. Aradan zaman geçti, Ömer'in aynı anda ard arda dört kere pipisiyle etrafı suladığı komik bir hatırasını anlatıyordum. Ne yorum yapsa beğenirsin :) 'Ay o kadar çiş yaptığına göre sütün yağlı değil, sulu demek ki.' O kadar zoruma gitti ki anlatamam. Lohusa kafası işte :) Cevabını yapıştırdım bu sonuncusunda ama bunu diyen yakınımı kara listeye çoktan aldım bile :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnanmıyorum Özlem yaaa 🙈 Gerçekten böyle mi söyledi. Sütün yağlı değil ne demek ya. İnsanın en hassas olduğu bu dönemde bir hikayeyle kararı vermiş teyzemiz maşallah. İnsan direk suçlu hissediyor böyle olumsuz yorumlar karşısında. Ben dayanamıyorum artık cevap veriyorum yoksa eve gelip eşimin başını yiyorum böyle dediler diye 😅

      Sil
  3. Bir de kilolarını verememişsin güzelliği var bunların içinde 😡

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay çok şükür bu yorumu hiç almadım 😅 Aksine baya hızlı gitmiş kilolar dediler. Normal doğumun faydası olduğunu düşünüyorum.

      Sil
  4. Anlayisli olmak lazim zaten. Oyle diyenler de eminim art niyetli degildir. Belli cumle kaliplari var ya hayatimizda illa kullaniliyorlar. Siz oglunuzla keyfini cikarin. Cocuk bu her sekilde buyuyecek. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet malesef hepimiz bunu zaman zaman yapıyoruz, ama dediğim gibi hormonların tavan olduğu bir dönemde alınmaya yer arıyoruz :)

      Sil
  5. Bu yazıyı bastırıp duvarıma asmak istiyorum :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ikinci çocukta ben de düşünüyorum Şahikacım :) sevgiler

      Sil
  6. bende çıktı alıp her gelenin eline bir kağt veresim geldi :) Sanırım o anda bana söylense çok atarlanır lafı ağzına tıkarım!! bir de bunu yapanlarda kadın üstelik..
    kendi başlarından geçmesine rağmen yapıyorlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yaşamadan anlayamıyoruz ama gerçekten alınmaya yer arıyoruz zaten, kötü bir yorumda acaip sinirlenebiliyoruz :) güzel geçsin lohusalığınız inşallah :)

      Sil
  7. Allah hayırlı ömürler nasip etsin. Analı babalı büyütsün.
    İnsanlar sadece laf olsun diye o kadar çok gereksiz konuşuyor ki... Çocuğu olmayanlara karşı da çok acımasızlar, bilmiyorum belki diğerlerini anlayışsızlıkla suçlayan ben de zaman zaman kimilerine karşı kaba ve kırıcı davranmış olabilirim.
    Kırılınca kendine dönüp düşünme fırsatı buluyor insan, nefis muhasebesi fırsatı bunlar belki.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ben de lohusa olmadan anlayamazdım bu durumu haklısınız, zaman zaman hepimiz bunu yapıyoruz. ama şimdi annelere karşı daha dikkatliyim :) keşke her konuda daha özenli olabilsek, çok çok sevgiler :)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..