Ana içeriğe atla

1. geleneksel yaz temizliği :)

bizim evde birinci yıldönümü kutlamaları tüm hızıyla sürüyor :)
eşyalarımızda bizimle birlikte birinci yıllarını kutlamak istediler ,
biz de onları kırmadık hepsiyle tek tek ilgilendik :)
halılar halıcıya, perdeler makineye, koltuklar, dolaplar havuza yüzmeye gönderildi :)
bir kaç gün süren bu kutlamalara "geleneksel yaz temizliği" adını verdik..
her yer mis koktu, pırıl pırıl parladı..
evin hanımı biraz yorulsa da seneye görüşmek üzere deyip kutlamaları sonlandırdı :)







Yorumlar

  1. 1 yıl içinde iki kişi ne kadar kirlettiniz ki o yepyeni eşyaları.
    Bence evin hanımı fazlasıyla titiz:)

    Nice yıllarınız olsun, sağlıkla huzurla geçen...

    YanıtlaSil
  2. Zeugma, ya dimi iki kişiyiz, nasıl pislensin koca ev :) yol üstünde olunca heryer toz içinde kalıyor mecburensilip süpürmek gerekiyor canım :)

    YanıtlaSil
  3. "Ennezafeti minel iman" Temizlik imanandandır.

    YanıtlaSil
  4. ''Ev çiçek gibi oldu.''

    derler ya, bu ev cidden bu sözün hakkını veren bir yer olmuş. Şu görüntüye kokuyu da eklersek çiçeklerden bi farkı kalmayacak.:)

    YanıtlaSil
  5. Camı iyi silmemişsin belli :)

    YanıtlaSil
  6. ayyy ne tatlı yaaaa temizlik de eviniz deee :)

    YanıtlaSil
  7. Ohh mis temizlik gibisi yok :)

    YanıtlaSil
  8. Profösör, aynen :)

    Melodram, salonumun çiçek bahçesine benzediği doğrudur :D güzel yorumuna teşekkür ediyorum.

    Adsız, seni bir yerden gözüm ısırıyor :))) o silinmemiş camı sana ayırdım haberin olsun.

    deeptone, teşekkür ederim canım, daha güzelleri senin olsun :)

    Destina, aynen canım, hem kafan rahat oluyor hem mutlu oluyorsun :)

    YanıtlaSil
  9. Bu dekorlu evler bana hiç kirlenmiyormuş gibi geliyor sanki, hep mismiş gibi:))
    Güzel günlerde kirletin:)

    YanıtlaSil
  10. kitana, kirlenmez olur mu hiç, beyaz olduğu için daha çabuk farkediliyor ama temizleyince pırıl pırıl parlıyor, teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  11. Cook tatli,sicacik tonlarda oturma odaniz.Allah agiz tadiyla oturmayi nasip etsin...

    YanıtlaSil
  12. bir yılı bir kaç ay aşmış olan yeni evli biri olarak o evin iki kişiyle de (her ne kadar son derece titiz bi eşim olsa da) mis gibi kirleneceğini görmüş biri olarak halinizden anlıyorum.ancak bunu kimseye pek anlatamayız bunu da anlıyorum sonuç olarak hepimize kolay gelsin :) takibe alamıyorum nedense gfc de bir sorun var sanırım.ancak en kısa zamanda geri dönücem blogunuza.ben de beklerim :)

    YanıtlaSil
  13. çok sevimli huzur verici
    =)

    YanıtlaSil
  14. Sulem , teşekkür ediyorum :) amin..


    Minikare, çok teşekkür ederim , hoşgeldin ben de gelirim ;)


    İlknur Akpınar, teşekkürler :)


    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..