Ana içeriğe atla

melodramik

siyah beyaz kız fotoğrafı, depresyon, dram

diğer bölümleri bilmem ama eğitim fakültelerinin son senesinin nasıl eziyetli geçtiğini bizzat yaşıyorum.
son sene rahattır, ders sayın azdır , hocalar fazla zorlamaz gibi batıl inançlar bizim bölümde gerçek olamıyor.
6 dersin dördünde adam akıllı proje istiyorlar.. 
bu projelere son hafta yaparım veririm gibi yaklaşırsanız, daha ilk vizede çuvallarsınız..
çünkü öğrenci milletini tanıyan hocalarımız tabi ki vizelerde sorularını projelerimizden soruyor.
e  biz de malum sınıfça düşük nota mahkum ediliyoruz.
fazla tembellik de yapmıyoruz hee, anladığımız kadarıyla projelerimizi hafta hafta yapmaya çalışıyoruz.
ama birine ağırlık verince ötekiler askıda kalıyor direkmen !
tek derdimiz 60 alıp geçmek anlayacağınız..

***
senenin sonunda malum sınav kpss sorunumuz da var !
öğretmen olmak isteyenlerle ilgili tabi.
dershaneye yazılmadım, murat eğitim kurumlarının eğitim setini gittim aldım..
kitapların kalınlığı çok ürkütücü, eve getirdikten sonra 3 gün uzaktan kendilerine baktım..
alışmak için !
sonra en incesinden çalışmaya başladım, herşey iyi gidiyordu derken dan bi haberle bütün moralim, çalışma hevesim yerle bir oldu..
ALAN SINAVI !
15 branşın içinde bilgisayar öğretmenliği bile yok..
hadi yok diyelim bilgisayar öğretmen ataması ihtiyaç olmadığından bu sene yapılmayacakmış..
ne kadar kesin , ne kadar doğru bilemiyorum ama bu kadarı bile o kitapları alıp camdan atma isteği uyandırıyor.
tabi ki bu haberi aldığımdan beri kitapların kapağını aç-a-mıyorum.

***

güzel bir haberle kapanış yapayım,
ihtiyaç akademi dershanesinin facebook sayfasında yarışma yapıldığını gördüm, 15 gün oluyor.
sadece yarışmayı paylaşın ve bir yorum bırakın diyorlardı..
yarışma bitiminde 10 kişiyi kura ile belirlediler, bunlar asıl kazananlardı..
5 kişi de yedekti ve ben yedek listesinin en başındaydım :)
265 yorum içinden 1. yedek seçilmişim..
umudum yoktu ta ki bugün telefonum çalana kadar..
kullanıcı adımı ve şifremi verdiler..
çok sevindim, en azından bir şeyler yolunda gitmeye başladı diye..
siteye girdim ders anlatımlarını inceledim, yeniden çalışma hevesi geldi..
belli olmaz belki atama olur, belki de başka bir yerde güzel bir iş bulurum :)
he bu arada bu uzaktan eğitim setleri yaklaşık 600 tl değerinde..
bi öğrenci için çok güzel bir hediye oldu bu :)


*foto by  Antanas Sutkus

Yorumlar

  1. şansın açık olsun umarım işlerin böyle rastgider de gönül rahatlığıyla atanırsın..

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim seyhan ablaa :) ağzından bal damlıyor.

    YanıtlaSil
  3. Yoğun geçen son yılda kpss de ayrı bir dert haline geliyor ama bölümün güzel atanabilme olasılığın da yüksek bence.Kolaylıklar diliyorum,eğitim setin de hayırlı olsun:)

    YanıtlaSil
  4. herkes öyle söylüyor, öğretmenlikten başka yapabileceğim bir sürü iş olsa da ben öğretmen olmak için doğdum baharr :) olucam da inşallah

    YanıtlaSil
  5. tebrik ederim büyük şans :) bu ülkede okumak zor, okudun bitti okul diyelim aldığın eğitimin hakkını vereceğin iş bulmak daha zor. Allah yardımcınız olsun. sevgiler..

    YanıtlaSil
  6. duygu değişimi yaşatıyorlar resmen psikolojimizin bozulması an meselesi :)

    YanıtlaSil
  7. AAA biz çok rahat etmiştik. Resmen keyfini çıkarmıştık üniversitenin
    Tabii bu taaa 20 sene önceydi :)
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  8. öğretmenlik zor zanaat, hele atanıncaya kadar olann kısmı daha da zor.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. güzel

Annemin evine giderken, annemin evinden dönerken :)

derler ki; şanslı annelerin ilk çocukları kız olur, daha şanslı annelerin ikinci çocukları da kız olur ^_^ biz iki kız kardeş olduğumuza göre benim annem çok şanslı oluyor bu durumda :D bir de kendine sormak lazım tabi.. evlendik ev boşaldı rahatladım sanmayın diyor annem, şimdi daha çok aklım sizde kalıyor.. bir kişi gittiniz evden iki, üç kişi olarak geliyorsunuz şimdi daha kalabalık oldu ailemiz.. ben acırım yavruma yavrum acır yavrusuna diyor.. o yüzdendir sanırım anneme ne zaman gitsem boş valizle gidip, dolu dolu valizlerle dönerim evime.. istanbulda sanki patates yok anne diyorum, köy patatesi gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki turşu yok anne diyorum, ev yapımı gibi olmaz diyor.. istanbulda sanki peynir yok anne diyorum, bizim peynirimiz gibi olamaz diyor.. öğrenciyken valizime köy yumurtası koymaya kalkmıştı zor engel olmuştum :) o yüzdendir ki ne kadar büyüsek de biz annelerimizin gözünde hala bebeğiz.. evlensek de.. anne olsak da.. verdikçe içi rahatlıyor..