Manhattan ve Özgürlük heykeli en çok beğendiğim yerlerden birisi oldu.. Manzarası bana İstanbul'u anımsatmıştı.. Özgürlük heykeline gitmek için vapura binmek gerekiyormuş çünkü kendileri Özgürlük Adası dedikleri yemyeşil bir adanın üstünde bulunuyormuş.. Kız kulesi gibi .. denizin ortasında ada , adanın üstünde heykel :) ama bu ada çok daha büyük tabiki.. Heykel Fransızların hediyesiymiş Amerikalılara, en çok turistin ziyaret ettiği yerlerden birisi burası.. filmlerden, fotoğraflardan gördüğümüz kareleri bizzat kendi gözlerinizle görüyorsunuz.. bu arada heykel bir bayanmış:) yani dikkatimi pek çekmemişti önceden cinsiyeti ama yakınında olunca anlayabiliyorsunuz..
bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben, kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com
merve !
YanıtlaSilgörsellerin yine müthiş, paylaştığın! bilgilendirdiğin için teşekkürler, oraya kadar gitmişken özgürlük heykelini ziyaret etme olanağını kullansaydın daha isabetli olurdu diye düşünüyorum, tabi ki, o anki endişelerini de bilemiyorum:)
mutlu hafta sonları.
oraya kadar gitmişken özgürlük heykeline de gitseydin ne demek ki :) tabi ki gittim , gördüm.. resimleri de orada çektim işte :)
YanıtlaSilmerve'cim ;
YanıtlaSilifade arzım bu değildi, haliyle gittin, fotolar çektin paylaşımın için tşk.ler, asolon iç konumunun bilgileriydi. bunu yerine getirdiğine dair iç donanımı ile ilgin bir açıklama olmayınca heykelin mabuta'sını ziyaret edip etmediğine bir açıklık getirmemişsin ki!):)
Şeyma Arsel yazılarından bazı bilgilere ulaştığım için senin yazdıklarımla kıyasladığımda, soru potansiyelimin haklılığına ikna olabilirsin:D
"Ziyaretçiler, heykelin içinden meşaleye kadar 168 basamaklı bir merdivenden çıkabilirler. Heykelin meşale tutan sağ elinin yüksekliği, 13 metredir. Meşalenin etrafındaki dehlizde 15 kişi bir arada dolaşabilir. Heykelin başının genişliği 2 metre, yüksekliği ise tacı ile birlikte 5 metredir."
merak meselesi tabi sen de haklısın.. ama ben heykelin kafa genişliğini hiç merak etmedim doğrusu :) burda da ansiklopedik bilgi vermeyi istemedim o yüzden yazımı kısa kesmiştim.. bende bıraktığı izlenimler sadece o kadardı çünkü..
YanıtlaSilvalla ben on sene kaldim bir kez gitmedim neyse bir dahaki sefere .
YanıtlaSil