Birçok kez İstanbul'da bulunmuş olan Pierre Loti, İstanbul'a ilk kez 1876 yılında bir Fransız gemisiyle, görevli subay olarak geldi. Loti, Osmanlı yaşam biçiminden etkilendi ve pek çok eserinde bu etkiyi gösterdi. Aziyadé adlı romanına adını veren kadınla burda tanıştı. İstanbul'da bulunduğu zamanlarda Eyüp'te yaşadı. İstanbul'a hayran olan Pierre Loti, kendisini her zaman Türk dostu olarak nitelendirdi.1913 yılında yazdığı La Turquie Agonisante (Can Çekişen Türkiye) kitabıyla Batı politikalarını eleştiren Loti aynı yıl devlet konuğu olarak Türkiye'ye geldiği zaman, Tophane Rıhtımı'nda büyük bir törenle karşılanarak Sultan Reşat tarafından sarayda ağırlandı. Balkan Savaşları'da, I. Dünya Savaşı'nda ve sonrasında Anadolu işgalinde Avrupa'ya karşı hep Türkler'i savundu. Millî Mücadele döneminde Anadolu'daki direnişe destek vermesi ve kendi ülkesi olan işgalci Fransa'yı ağır bir dille eleştirmesiyle Loti, Türk halkının da sempatisini kazandı.Pierre Loti, 1920 yılında "İstanbul Şehri Fahri Hemşehrisi" olarak kabul edildi ve onun adını taşıyan bir de cemiyet kuruldu. Daha sonraları İstanbul'da Divanyolu'nda bir caddeye "Pierre Loti Caddesi" ve Eyüp'te bir kahvehaneye de "Pierre Loti kahvesi" adı verildi. Günümüzde bu kahvehanenin olduğu tepe de Pierre Loti Tepesi olarak anılmaktadır. Alıntı: Pier Loti Tepesi
İstanbul'un Eyüp ilçesindeki bu tepeye Eyüp'e giden herhangi bir vasıtayla ulaşabilirsiniz..
Tepeye çıkmak için iki seçeneğiniz var,
ilki Eyüp Camisi'nin yanındaki yoldan, yokuş yukarı mezarların arasında geçerek çıkmak,
diğeri caminin diğer tarafında kalan teleferiğe binerek çıkmak..
tavsiyem, yukarı çıkarken teleferik kullanmanız, inerken ise yürümeniz olacak :)
teleferiğe akbilinizi kullanarak binebilirsiniz, ancak en az yarım saatiniz sıra beklemekle geçecek..
yukarda çay bahçelerinde yer bulmak çok zor, güzel manzaralı yerler hep doluydu..
birinin başında beklemeniz gerekiyor ki çok kötü bir davranış bu :)
bir kaç tane kafe, çay bahçesi ve restorant var bir de küçük butik otel..
her masada bir gelin oturuyordu nerdeyse, nikahını kıyan Pier Lotiye çıkmıştı o gün..
yarım saatten sonra sıkılmaya başlayacağınız için kalabalık gitmeniz tavsiye edilir :)
dönüş yolunda da Necip Fazıl Kısakürek'in mezarının önünden geçiyorsunuz,
etrafınıza dikkatli bakarsanız görebileceğiniz bir yerde..
gidip bir dua okumak isteyenlere duyrulur ..
İstanbul'un en güzel yerlerinden biri.
YanıtlaSilİstanbulu çok bilmem ve burasıda merak ettiğim yerlerden biriydi. Sayende gezmiş kadar oldum :))
YanıtlaSilDaha hiç gitmedim iyi mi? Ne ayıp bana...
YanıtlaSilİstanbul , hey İstanbul heyyy :)
YanıtlaSilçok severim burayı. aynen çıkarken teleferik inerken tabanvay kullanıyorum. yer bulamazsam mermerlere oturdugum da olmuştur en güzel manzara. hiç yarım saat beklemedim ama teleferiği en son gittiğimde çok sıra var diye çıkmaktan vazgeçtim çünkusu :)
YanıtlaSilTercihim, mezarlıktan yürüyerek çıkmak olmuştur her daim :) Fotoğraflar nefis Merve.
YanıtlaSilaahhh muhteşem kareler.İstanbul benim eskimeyen aşkım ve 2 yıldır pier-loti ye gitmiyorum.şimdi bakarken içim gitti.aklıma yüreğime düştü.haziran sonunda oradayım inşallah.
YanıtlaSilHep imrenilesi bir tepe oldu Pier loti tepesi, bıkmadan usanmadan saatlerce vakit geçirebilir mişim gibi geliyor..
YanıtlaSiltepeye çıkmak, bütün İsntabul'u görebilmek.. en sevdiğim yerlerden birisi.. çayınla oturup, ağaçların arasından manzarayı izlemek..
YanıtlaSilHarika bilgiler ve harika kareler.
YanıtlaSilİstanbulun klasik sıkıntılarından biri yoğun kalabalık ile karşılaşmak.
YanıtlaSilMerak ettiğimden gitmiştim de mezarlık manzarası pekte iç açıcı gelmemişti.
Yine de gezilip görülmeli.
Ama tabi Taksim-Galata-Karaköy üçlüsünü hiç bir şeye değişmem :)
mervecim görsellerin harika. bayıldım hepsine.. duygulandım,sürüklendim Pier loti tepesine...
YanıtlaSilsadece bir kere gittim ve çok sevdiiim
YanıtlaSilgüzel yorumun için teşekkür ederim canım=)
YanıtlaSilewt malesef çok kilo aldım=( 30 cuk=)
sevgiler
sabah çooookk çok erken olmalı..
YanıtlaSiltek tük insan varken Pier Loti ye gidilmeli..
sessizlik, eşsiz Haliç.. Galata ve İstanbul nakşedilmeli..
Demli bir çay yanına simit peynir olmalı :))
İstanbul anlatmalı .. biz kuş sesleriyle dinlemeliyiz..
Eğer bu sıralama yoksa varsın kalsın
Her şeyden vazgeçilmeli !!
:))))) sevgiler Merve ciğim.
o yokuştan çıkarken bi hülya koçyiğit gibi koşma hissi gelmiyor değil :)
YanıtlaSil