Ana içeriğe atla

Öyle güzel bakmış ki gözlerime...

Öyle güzel bakmış ki gözlerime,
kimseye öyle bakmamış ne geçmişte ne şimdi ne de gelecekte.
Parmak izlerim kimsenin parmak izine benzemiyor.
Demek ki, benim parmak uçlarıma hiç kimsenin parmak ucuna
 dokunmadığı gibi dokunmuş. Sadece dokunmuş mu?
Hâlâ dokunmakta. Her an yeni/den dokunmakta.
Retinam kimsenin retinasına benzemiyor.
Demek ki, benim gözümün içine kimsenin
 gözünün içine bakmadığı gibi bakmış.
 Sadece bakmış mı? Hâlâ bakmakta.
 Şimdi gözlerimin içine yeni/den bakmakta.
 Ben gözlerimi kapatsam da, O gözlerimden bakışını ayırmamakta.
Yüzüm kimsenin yüzüne benzemiyor. Demek ki, benim yüzüme kimsenin
 yüzüne yönelmediği gibi yönelmiş. Sadece yönelmiş mi? Hâlâ yüzüme dönük
 ve yüzümün her noktasında çalışmakta. Ben O'ndan yüz çevirsem de,
O benden yüz çevirmemekte.?

Yorumlar

  1. çok güzel bir yazı..ne hoş br farkındalık..yüreğinize sağlık..

    YanıtlaSil
  2. evet bence de pek duyulmamış bir farkında oluş.. senin de yüreğine sağlık.

    YanıtlaSil
  3. Alıntı da olsa,değişik bir uslupla yazılmış, önce gözleri,sonra yüreği etkiliyor:)

    YanıtlaSil
  4. çok haklısın nida, çok güzel söyledin ..

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. g...

Aşka Yükseliş ve Seni İstiyorum

AŞKA YÜKSELİŞ  Ben izlediğim filmin yorumunu hemen bloga ekleyemezsem bir daha kafamdakileri toparlayıp yazamıyorum buraya sevgili okuyucularım.. o yüzdendir ki bu iki filmi hemen sizlerle paylaşmak istedim.. birbirinin peşi sıra çekilmiş iki film bunlar.. ilkinden başlıyorum önce "Aşka Yükseliş" filminden yani.. ünlü Melisa P. filminin oyuncusu Maria Valverde ile yakışıklı bir uşak başrolde.. zengin kız Babi ile sorunlu, agrasif , motorcu genç Hugo'nun aşkını konu alıyor tamamen.. yani tahmin ediyorum hangi kız izlese erir biter Hugo'nun yaptığı romantiklikler karşısında.. tamam sorunlu olabilir ama aşkın hakkını da çok iyi vermiş.. yani severek izlediğim filmin sonuna ne kadar üzüldüm anlatamam ! güzel işlenmiş bir konu ama sonu saçma bitmişti.. mutlu sonla bitmeyen filmleri sevmiyorum ben.. neyse film hakkında birşeyler araştırırken bir de ne göreyim, filmin devamı çekilmiş meğersem.. SENİ İSTİYORUM İşte filmin devamı seni...

Peçete Katlama Teknikleri

bir kadını en mutlu eden şeylerden birisi de yaptığı yemeklerin beğenilmesidir.. mesela ben, yemeğe başladığımızda eşimin suratına bakarım hemen :) ifadesinden ya da iştahla yemesinden -heh beğendi, diye bir ohh çeker devam ederim yemeğe :) yemeklerden ziyade sofranın cicili bicili süslenmesi de o yemeklerin iştahla yenmesine yardımcı oluyor bence.. illaki pahalı runner, amerikan servisi alacaksınız diye bir şey yok.. elinizde olan malzemeler ve çiçeklerle de sofranızı renklendirebilirsiniz.. genelde kağıt peçete kullanıyorum ben,  kağıt olsun kumaş olsun basit hareketlerle peçetelere değişik şekiller verebiliyoruz.. en azından bu posttan sonra ben daha çok özen göstereceğim :) işte bir kaç peçete katlama tekniği.. hangisi kolayınıza gelirse artık.. *fotoğraflar alıntıdır: pintereset.com