Ana içeriğe atla

Trabzon adı nerden gelmektedir ?



Evliya Çelebi Trabzon için şöyle demiş:
- Bu şehre küçük İstanbul denilse yeridir. İrem bağları gibi süslü bir şehirdir burası. Hamsi balığı pek meşhurdur. Onun için şu beyitleri söylerler:

Trabzondur yerümüz ,
Ahça tutmaz elümüz ,
Hamsi paluk olmasa ,
Nic'olurdu halumuz.

***

Bir zamanlar Trabzon'un bulunduğu yerde küçük, şirin bir kasaba varmış. Bir gün, kasabaya, tozu dumana katarak dört nala, bir atlı girmiş. Doğruca nalbant dükkanına giderek haykırmış:
- Atım terini soğutmadan tiz nallayın! Yoksa hepinizi kılıçtan geçirim.
Herkes, süvarinin heybetinden titremeye başlamış. Nalbant hemen dört nal hazırlayıp süvariye uzatmış:
- Yiğidim, gör nalları! Beğenirsen çivileyelim, demiş.
Süvari nalları şöyle bir yoklamış, avucunda sıkarak iki büklüm edivermiş:
- Ben teneke değil, nal isterim! diye gürlemiş.
Nalbant bu defa, halis çelikten dört nal hazırlamış, atını nallamış. Atlı yabancı memnun. Cebinden bir altın çıkararak nalbanta uzatmış. Nalbant, altını parmakları arasında şöyle bir sürtüştürmüş. Paranın bütün yazıları silinmiş. Kendine dikkatle bakan atlıya:
- Al bu bozuk altını! Baksana tuğrası bozulmuş, diye uzatmış.
Yiğit adam şaşırmış, bir altın daha çıkarmış. Nalbant bir sürtüşle, onun da tuğrasını bozmuş. O zaman atlı, karşısındakinin hiç de yabana atılır birisi olmadığını anlamış:
- Hey, demiş. Atla atına, düş peşime. Sen bir nalbant dükkanına değil, er meydanına layıksın. O günden sonra bu kasabanın adı "Tuğra bozan" olmuş. Ve bu isim, zamanla "Trabzon" biçiminde söylenmiş.

***

Evliya Çelebi'miz, Trabzon'un ilk kurucusunun, zevk ehli, şen şatır bir kadın olduğunu, bundan dolayı bu şehre, neşeli kadın anlamına gelen "Tarb-zen" denildiğini, ya da suyu ve havasının hoşluğundan dolayı "tarb-ı efzun" adının verildiğini kaybeder.

Bazı kitaplarda da, Trabzon adının "Tuğra basan" dan geldiği, bu şehirde de, sultanların kendi adlarına tuğralı sikke, yani madeni para bastırdıkları kayıtlıdır.

Artık hangisine inanmayı isterseniz inanın :)
benin hoşuma neşeli kadın anlamı gitti mesela..


*Alıntıdır.

Yorumlar

  1. çok merak ediyodum trabzonu iyice atırdın merakımı:))
    karabükten gitmeden tüm karadenizi bitirmem lazım bi kere daha anladım:))

    YanıtlaSil
  2. Trabzon ismi "Trapezous" dan gelmektedir ve Rum (Grek)lar tarafından kurulmuş bir şehirdir. Burada anlattığınız hikayeler Osmanlı dönemine aittir, yani Trabzon ismi ile alakalı değildir. Ayrıca bir Trabzonlu olarak bu hikayeleri ilk defa duydum.

    YanıtlaSil
  3. ben de Trabzonluyum ve ben de ilk defa duydum Hasan Hüseyin :)
    doğrudur demedim zaten, okudum bir yerde paylaştım.

    YanıtlaSil
  4. Merhabalar,

    Karadeniz'in her şehrinin kendine özgü güzellikleri vardır. Ama Trabzon ayrı bir güzeldir.

    Bu güzel paylaşımınız için teşekkürler.
    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil
  5. Tekrar gitmek istiyorum Trabzona....

    YanıtlaSil
  6. 1463 Trabzon. Bende ilk defa duydum. Tatar Ramazan diziside Trabzonda mı çekilecekmiş dogru mu?

    YanıtlaSil
  7. Evliya Çelebi ne de doğru demiş Küçük İstanbul diye :) Ben bu sözü duymamıştım ama Trabzon'da yaşarken hep derdim "burası benim küçük İstanbulum" diye :) Demek ki aynı hisleri yüzyıllar öncesinde de uyandırmış, Özlediğim ve gitmek için gün saydığım şehir

    YanıtlaSil
  8. Recep Altun ; merhabalar :) çok güzeldir memleketim , teşekkürler sevgiler..

    hayatboyu; valla konu hakkında bilgim yok, orda mı çekilcekmiş :)

    Nurşah; artık benim de küçük istanbulum oldu diyebilirim :)

    YanıtlaSil
  9. YEŞİLİN BİN BİR TONU MAVİNİN İSE EN HASI VAR MI BUNDAN ÖTESİ...

    YanıtlaSil
  10. Hamza, bizim için ötesi yok doğrudur :)

    YanıtlaSil
  11. Teşekkürle bu yazı sayesinde ödevimi hoca tam puanlı verdi. Hazırlayanın ellerine sağlık.Emeğe saygı yorum ekleyelim...

    YanıtlaSil
  12. Hazırlayanın ellerine sağlık.Bu sayde hocadan tam puan aldım...

    YanıtlaSil
  13. Hazırlayanın ellerine sağlık.Bu sayade hocadan tam puan aldım...

    YanıtlaSil
  14. İşinize yaramasina çok sevindim ;) başarılar dilerim..

    YanıtlaSil
  15. Bende hep derim küçük istanbul diye Evliya Çelebi de vakti zamanında aynı hissiyattaymış demek :)

    YanıtlaSil
  16. http://www.cografya.gen.tr/tr/trabzon/anlami.html
    buradaki bilgi hepsinden daha ciddi görünüyor. meraklıları bi inceleyin

    alıntı:
    Trabzon üzerine pekçok araştırmalar vardır. Bunlar arasında en gerçekçi olan Alman Arkeoloji Bilgini Falmerayer’dir. 1827 senesinde Münih’te basılan Geschichte Kaiserturm Trapezont isimli eserinde bu araştırıcı, Trabzon târihini teferruatlı olarak inceler. Alman bilgini Falmerayer, târihî vesikalara dayanarak Trabzon’u Orta Asya’dan gelen Türk kavimlerinden Turanlara bağlı “Tibarenler”in kurduğunu ifâde eder. Tibarenler bu bölgenin ilk sâkinleri Elizonlarla kaynaşmış ve gelişen şehir “Tibaren-Elizon” ismini almıştır. Zamanla “Tirenbun” sonra da “Trabzon” olan bu ismin menşei “Tibaren-Elizon”ların yaşadığı şehir isminden gelmiştir.

    YanıtlaSil
  17. Trabzon üzerine pekçok araştırmalar vardır. Bunlar arasında en gerçekçi olan Alman Arkeoloji Bilgini Falmerayer’dir. 1827 senesinde Münih’te basılan Geschichte Kaiserturm Trapezont isimli eserinde bu araştırıcı, Trabzon târihini teferruatlı olarak inceler. Alman bilgini Falmerayer, târihî vesikalara dayanarak Trabzon’u Orta Asya’dan gelen Türk kavimlerinden Turanlara bağlı “Tibarenler”in kurduğunu ifâde eder. Tibarenler bu bölgenin ilk sâkinleri Elizonlarla kaynaşmış ve gelişen şehir “Tibaren-Elizon” ismini almıştır. Zamanla “Tirenbun” sonra da “Trabzon” olan bu ismin menşei “Tibaren-Elizon”ların yaşadığı şehir isminden gelmiştir.

    YanıtlaSil
  18. Mikail Memiş teşekkürler senin hikayen bana daha gercekci geldi...
    TRABZON

    YanıtlaSil
  19. Bir Trabzonlu olarak.... Yaklaşık 30 yıl sonra güzel memleketime döndüm... Memleketim çok ama çokkk güzelleşmiş değişmiş modern bir görünüm kazanmış... Ama İnsanları bazı insanlarından sokaktaki çarşı ve pazardaki insanlarından bahsediyorum ... herkesten değil... Bu kadar kaba,saygısız,yobaz,eğitimsiz,insanlar maalesef Tarbzon dışında başka bir yerde göremezsiniz... Yazık gerçekten çokk yazık....

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. g...

Nişanlandım :)

herkese merhabalar, çok güzel haberlerim var size a dostlar :) dört yıllık sevdiceğimle sonunda nişanımızı yaptık, birbirimize söz verdik.. evlilik yolunda en önemli adımı attık.. herkesin olduğu gibi benim de en büyük hayalim, ilerde bir gün sevdiğim ve beni çok sevecek bir adamla evlenmekti.. insanın hayallerini yaşaması kadar güzel bir duygu yokmuş bunu anladım en çok.. siz ne kadar herşeyi kontrol altına almaya çalışırsanız çalışın, illaki sorunlar çıkacakmış bunu da anladım.. ufak aksilikler olsa da harika bir nişan günü geçirdim diyebilirim.. öncesinde de işlerim tıkır tıkır yolunda gitti.. elbisemi aldım, terzide biraz düzelttirdim , çok soran olduğu için size de söylüyorum maliyeti yüz liraya geldi.. şalım ve şapkamı da elli liraya aldım ve sonuç fotoğraflardaki gibi oldu.. kpss hazırlığında olduğum için harıl harıl evlilik hazırlığı yapamıyorum.. o yüzden blogumu boşluyorum.. ama sonrasında bütün güzel anılarımı sizinle paylaşacağım.. bu üç ay için...

Aşka Yükseliş ve Seni İstiyorum

AŞKA YÜKSELİŞ  Ben izlediğim filmin yorumunu hemen bloga ekleyemezsem bir daha kafamdakileri toparlayıp yazamıyorum buraya sevgili okuyucularım.. o yüzdendir ki bu iki filmi hemen sizlerle paylaşmak istedim.. birbirinin peşi sıra çekilmiş iki film bunlar.. ilkinden başlıyorum önce "Aşka Yükseliş" filminden yani.. ünlü Melisa P. filminin oyuncusu Maria Valverde ile yakışıklı bir uşak başrolde.. zengin kız Babi ile sorunlu, agrasif , motorcu genç Hugo'nun aşkını konu alıyor tamamen.. yani tahmin ediyorum hangi kız izlese erir biter Hugo'nun yaptığı romantiklikler karşısında.. tamam sorunlu olabilir ama aşkın hakkını da çok iyi vermiş.. yani severek izlediğim filmin sonuna ne kadar üzüldüm anlatamam ! güzel işlenmiş bir konu ama sonu saçma bitmişti.. mutlu sonla bitmeyen filmleri sevmiyorum ben.. neyse film hakkında birşeyler araştırırken bir de ne göreyim, filmin devamı çekilmiş meğersem.. SENİ İSTİYORUM İşte filmin devamı seni...