Ana içeriğe atla

üniversitede öğrenci olmak



bence her gence, üniversiteye girmeden önce, üniversite kullanma kılavuzu verilmesi gerek!
bazıları anlamıyor bütün sene yatıyor, yıl sonu etekleri zil çalıyor..
bazıları çok çalışıyor , ev-okul derken yaşadığı şehri bile tanıyamadan mezun olup geri dönüyor..
bazıları sanıyor ki hocalar hala dersi biz öğrenelim diye kendini paralayarak anlatacak..
bazıları da sanıyor ki derste ne işlenmişse sınavda o çıkacak !
bazıları hala yemekhaneye kız-erkek tavlamaya gidiyor..
bazıları sanıyor ki İstanbul'da okuyanların hepsi taksimde alemlerde olmalı..
bir de anne babaların bazıları var..
en önemlisi de aman yavrum derslerine iyi çalış diyenleri..
üniversitenin ders çalışma yeri değil hayatı öğrenmeye çalışma yeri olduğunu hala anlayamamış olanları..

Yorumlar

  1. sen çözmüşsün olayı:)

    YanıtlaSil
  2. evet okul biterken çözdüm canımm :)

    YanıtlaSil
  3. aman Allahim. Bunlarin hepsinin kombini ben :D

    YanıtlaSil
  4. En guzel yillari unv yillari...gecmise goturdun beni....

    YanıtlaSil
  5. herkes mi aynı şeyleri söyler ya.. okuldan mezun olmasam mı ders mi bıraksam naapsam :)

    YanıtlaSil
  6. Yok öyle bir şey ya, insanı kandırıyorlar:) Mezun ol bir anca çalışmaya başla, paranı kazan, hele bir de sevdiğin işi yapıyorsan o zaman göreceksin ki hayat daha güzel:)

    YanıtlaSil
  7. yürü be nesrin arkandayım :D

    YanıtlaSil
  8. anneler çalış derken o kadar da haksız değil bence. Mimarlıkta lisede harcamadığımız kadar mesai harcamıştık mesela, başka türlüsü olamıyor çünkü. Benim gibi eli hızlı olanlar daha şanslı olup gecede 3-4 saat uyumaya zaman ayırabiliyordu tabi. Bölüme göre değişiyor...

    Çalışmaya devam :)
    Bir abla ;)

    YanıtlaSil
  9. demek sen de benim gibi eli çabuklardansın ablacım :)
    karadenizli olmayasın sen de ;)

    YanıtlaSil
  10. ahh..ahh..şu hayatta yaşadığım en mutlu anlardı diyebilirm...keşke geri gelse o günler...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir bardak çayın hikayesi..

Kaynana alt demlik gibidir, kaynadıkça fokurdar durur... Gelin üst demlik gibidir, alt demlik kaynadıkça yukarda demlenir durur.. Damat çay bardağı gibidir, biraz kaynana doldurur biraz gelin.. Kaynata çay tabağı gibidir, dökülenleri toplar.. Görümce çay kaşığı gibidir, ara sıra gelir karıştırır gider.. Çocuklar ise şeker gibidir, çayın tadına tat katar, yüzleri gülümsetir.. Kısaca bir bardak çay aile demektir :) *** Karadenizde anlatılan meşhur  hikayeyi bilmeyen yoktur sanırım.. çocukken hayranlıkla dinlerdim çok hoşuma giderdi.. bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama şuanda benim için pek geçerli değil bu hikaye.. eskidendi böyle kaynana gelin muhabbetleri.. gelin aldık demek temizlikçi aldık demekti, gelin aldık demek aşçı aldık demekti, gelin aldık demek hizmetçi aldık demekti yalan mı? eski gelinleri az oturup dinleyin hiç biri güzel şeyler anlatmıyor.. ara sıra bana soruyorlar nasıl alışabildin mi evliliğe diye? tabi çok iyiyim , mutluyum diyorum.. g...

Aşka Yükseliş ve Seni İstiyorum

AŞKA YÜKSELİŞ  Ben izlediğim filmin yorumunu hemen bloga ekleyemezsem bir daha kafamdakileri toparlayıp yazamıyorum buraya sevgili okuyucularım.. o yüzdendir ki bu iki filmi hemen sizlerle paylaşmak istedim.. birbirinin peşi sıra çekilmiş iki film bunlar.. ilkinden başlıyorum önce "Aşka Yükseliş" filminden yani.. ünlü Melisa P. filminin oyuncusu Maria Valverde ile yakışıklı bir uşak başrolde.. zengin kız Babi ile sorunlu, agrasif , motorcu genç Hugo'nun aşkını konu alıyor tamamen.. yani tahmin ediyorum hangi kız izlese erir biter Hugo'nun yaptığı romantiklikler karşısında.. tamam sorunlu olabilir ama aşkın hakkını da çok iyi vermiş.. yani severek izlediğim filmin sonuna ne kadar üzüldüm anlatamam ! güzel işlenmiş bir konu ama sonu saçma bitmişti.. mutlu sonla bitmeyen filmleri sevmiyorum ben.. neyse film hakkında birşeyler araştırırken bir de ne göreyim, filmin devamı çekilmiş meğersem.. SENİ İSTİYORUM İşte filmin devamı seni...

Keçe Tasarım Tişört Hediye Çekilişi

öncelikle ilk defa blogumda hediye çekilişi yapacağım için biraz heyecanlıyım :) bir çok blogta her gün çekiliş haberleri göre göre ben de yaz bitmeden kendi yaptığımız, keçe tasarım tişörtlerden, kazanan arkadaşın isteğine göre bir keçe tişört hediye etmek istiyorum. haberi olmayanlar için blogumun yanındaki facebook keçe tişört sayfasındaki fotolara bakarak fikir sahibi olabilirsiniz. şimdiye kadar keçeyle yaptığımız figürler arasında en çok karikatür fırat karakteri ve onun sözleri istek aldı.tabi fıratı bilmeyenler istemeyenler sayfadaki diğer örneklerden de isteyebilirler, veya keçeyle yapılabilecek makul bir karakteri, figürü de isteyebilirler :) bu kadar açıklama yeter sanırım sizden isteyeceğim şey ise çok basit: Blogumun izleyicisi olmanız, keçe tişörtlerimizin facebook sayfasını beğenip, blogta, facebook veya twitter istediğiniz bir yerde  çekiliş linkini paylaşıp buraya paylaşım linklerinizi, adınız soyadınız, mail adresinizle birlikte yorum olarak ...